VAMPİR
Kan emen Vampir ve insan yiyen yamyam efsanelerini hepimiz biliriz.Peki siz Akşam yemeğinde bir insan yemekten hoşlanırmısınız? işte bundan tiksindiniz…..
Bazı yerler insanlara iyi gelir.Rahatlamak için kimi bir su kenarını tercih eder kimi bir ormanı kimi geceyi kimi gündüzü.Bazı şehirler insanları huzursuz eder.Adını koyamadıkları sıkıntılar basar insanları ve bazen buna ‘’anıların etkisi’’ derler,bazende sadece ‘’alışamadım’’. Evimizde,çalışma odamızda dahi eşyaların yerleri bizi rahatsız edebilir.İnsanların bir bölümü çok sık dekorasyon değişikliğine gider kimisi kitapların sırasını bile değiştirmez.Feng şui diyor buna çinliler. Kimine göre zevk kimine göre tercih..
1914 ve takip eden yıllarda kadın kıyafetleri hep maskülendi.Neredeyse kadın kıyafetleri erkek kıyafetleriyle aynıydı.Kadınların tercihi geniş kıyafetler ,erkeksi renkler ve kalın kumaşlardı.Devam eden yıllarda ise kadın erkek herkeste kırmızı mendil furyası başlamıştı.Çok daha önceki yıllarda ise erkeklerin birçoğu topuklu ayakkabı giyiyordu.Kimine göre zevk kimine göre tercih..
Bazı insalar kahve içerken telvesini yemeye bayılırlar,çocukların oyun parklarında toprak yediklerini görürüz,bazı hamile kadınlar eski evlerin kireçlerine aşerdiğini anlatırlar ve zevk aldıklarını söylerlelr.Kireç,toprak,kahve telvesi lezzetli değildir.Ama iştahla birçok insan ve hayvan bunları tüketiyor. Kimine göre zevk kimine göre tercih..
Ama Jeoloji,fizik,tarih ve tıp bilim insanlarına göre bunlar birer zevk değil.
Büyükten küçüğe birçok yerleşim yerinde manyetik alanlar,etraftan alınan kokuların hormonlarımızdaki etkisi,ışığın yansıması farklı.Bilhassa bu manyetik alanlar bizlerin mekan tercihlerinde büyük rol oynuyor.
Birinci dünya savaşı zamanında erkek nüfusunun azalmasıyla beraber kadınlar erkeklerin yaptığı işlerde daha çok çalışmaya başlamış ve kıyafetlerinde de rahatlık ve maskülenliği tercih etmişlerdi. Verem salgının olduğu dönemde insanlar hastalık belirtilerinden olan kan tükürmelerinin etraflarında farkedilmemesi adına kırmızı gül yada kiraz işlemeli mendiller kullanıyorlardı ve kırmızı mendil furyası böyle başladı. Daha da geriye gittiğimizde topuklu ayakkabıların öncelerde erkeklerin at binerken üzengiye daha sağlam basabilmek maksadıyla üretildiği bu tercihin zamanla modaya dönüştüğü biliniyor…
Yenilmemesi gereken nesnelerin yenilmesi esasında vitamin ve mineral eksikliğiyle ortaya çıkan ismi pika olan bir rahatsızlık..Pikanın latince kelime anlamı saksağın kuşudur ve saksağan ne bulursa onu yemesiyle meşhur bir hayvandır.Bu tip nesneleri tüketme kandaki demir ekliğinin ve mineral kaybının karşılanması adına vucudun verdiği önüne geçilmesi zor bir emirdir.Elbette zararlıdır ve tedavi edilmesi gerekir. Çok daha ciddi vakalardan biri de genetik bir kan ve enzim bozuklukluğu olan porfiria hastalığıdır.Porfiria hastalığında kişinin diş etleri çekiliyor,ışığa karşı hassasiyet gelişiyor ve kan içme isteği uyanıyor.Yüzyıllar öncesine dayanan bu rahatsızlığın vampir efsanesinin temelini oluşturduğu düşünülüyor.Bugün hala porfria hastalığının varlığı kabul ediliyor ve hastalar var.Buna benzer bir hastalığada veteriner hekimlikte kanatlılarda rastlıyoruz.Kannibalismus deniilen,kanatlı hayvanların diğer kanatlıları canlı canlı yemeye çalışmasıyla seyreden bir rahatsızlık.Tedavisinde yine mineral açığının kapatılması ve hayvanların birbirlerinin yaralarını farketmemesi adına kırmızı ışık uygulaması yapılıyor.Hatta izleyenler bilir ‘’kuzuların sessizliği’’ adlı filimde akşam yemeğinde insan yiyen yamyam bir katil olan karakterin adı dr.hannibal’dı.
Zevkler nerede baÅŸlıyor tercihler,istekler nerede baÅŸlıyor bilmek çoÄŸu zaman mümkün deÄŸil.Ama çoÄŸu zaman bizi biz yapan tercihlerimiz oluyor.Sebep ne olursa olsun tüm tercihlerimizi akıl süzgecinden geçirebildiÄŸimiz kadar geçirmeli,geçiremediÄŸimizdede mutlaka yardım almalıyız. En büyük zafer isteklerimize galip gelmektir.Zira isteklerimiz her zaman doÄŸru olmayabilir.Hucurat suresindeki ayetin bir bölümünde de denildiÄŸi gibi ‘’….Herhangi biriniz ölü kardeÅŸinin etini yemekten hoÅŸlanırmı?İşte bundan tiksindiniz!….’’
İrade Gazetesi
Veteriner Hekim İbrahim ÖZMEN